7 Aralık 2013 Cumartesi

AH NELER VERMEZDİM


Güneşin gölgesi o devasa ayaklarıyla usul usul uzaklaşıyordu sonsuzluğun bir köşesinden.Peşinden ardı sıra yıldızlar dökülüyordu bir sağa bir sola.Böyle pırıl pırıl.Siyaha inciler saçmayı biliyordu.
Kahvem damağımı okşayarak içime süzülüyordu.Burnumda o enfes koku ve toprağın mucizevi esintisi.Çarşafım hala dağınık.Penceremin dışarıdaki rüzgarla dansına kapım eşlik ediyor ve odama kulak tırmalayan bir cızırtı doluyor.Dayanamıyorum çığlık atıyorum.Bu eşsiz manzaramın içine eden hiçbir şeye izin veremezdim.

Ama gel gelelim,sarmaşık ruhlu özüm bir türlü düğümlerinden ödün vermiyordu.Beni bana,hayallerime,umutlarıma ve istediklerime sıkı sıkıya bağlıyordu.Nefesimi kesercesine.Keşkelerin girdabında fır fır dönerken pişmanlıklarımı kusuyorum tam beynimden.Aşk iliklerimdeydi ve her kasılmamda zihnime bir bıçak saplıyordu.Ayaklarım firar eder gibi bedenimi terk etmek için ah neler vermezdi.Ah neler vermezdim senin olan bu bedenden kaçmak için ..

Ah neler vermezdim sevgilim ilmek ilmek dokunduğun bu tenden kazımak için seni..




Senin de burnunda tütüyor mu ayrılığın ikinci baharının o özlenilesi hoşnutluğu.Ben de tütmek devede kulak sevgilim,cayır cayır yanıyorsun..




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder