9 Şubat 2014 Pazar

KAFEİN



Soluğundan yakapaça tutup aldım seni ciğerlerime
Alnın alnıma dayalıyken ..
Bilmem hangi seferiydi gönül dünyamın
Limanda şeritler halinde özlem..


Oldukça uzun bir zaman geçti kanayan satırlarda uyumayalı.Oldukça uzun bir zaman diyorum çünkü varlığının terk ettiği ruhum yokluğunun azabında saniyeleri yıllar gibi yaşıyor.Ve yıllar gibi tükeniyor,acımasız bir hızla.İnansaydım zamanın ilaç olduğuna,beklerdim.Suretinin sefil ettiği kelimeleri tıkar kalem ucuna katlederdim o tüm çağırışları.Ve kilitler tüm yakarışları bir çuvalla denizde boğardım.Durulurdum.Ama zaman ilaç değil.Aksine zehir.Ve ilerledikçe yaran büyüyor.Tıpkı sinsi bir hastalık gibi.Bir bakıyorsun aynı yerdesin.Zerre kıpırdayamamışsın ! Anlatsana..En iyi bilendin sen dinleyendim ben.


Her kabusta avuçlarımdaki terlerin can çekişine tanık oluyordum.Gün ışığının tenimi yakarak işgal ettiği vücudumda.
Biraz kafein.Hatta bol bol kafein.Durulamıyorum.İçimdekileri bir bez ile sıyırıp kusmak istiyorum. İçim diyorum.Bir dağ sevgili.Yanardağ.Alev alev artıyor sıcaklığın.Yastığımda yanağın.Oysa kutupken sen ne özledim,ne özledim bir bilsen.Ölümü sevdim işte.Ölümü bekledim.Ölümle son bulacak hayatımda erken ölümlerle geldin.Özlemle,kokunla..


Son nefesim dudaklarımı araladığında bir çift el parmaklarıma dolanmayacak belki.Gözümün kenarında donacak gözyaşım.Emeklemesine ve anne demesine fırsat vermeyeceğim yavrumu gömeceğim,içime henüz tohumu düşmemişken.Her başlangıcın bir son olduğu gerçeğini deli gibi kabullenerek son seferimden kucak dolusu aşk bırakıyorum kucağına.Al ve sakla.Bilirsin severim.Bende fazla olanı,olmayana vermeyi....