14 Kasım 2013 Perşembe

KADEHE SEVGİLİM



Ruhuma bıçaklar sapladı ve gitti,anladım ki o gün hayat benim için 'tek'ti ...


Damarlarımda boylu boyunca gezen ve zihnimde soluklandığında bana gündüzü dahi çekilmez kılan o muazzam duygunun kollarında yapayalnızlığımı kahvemle yudumluyordum o gün..Rüzgarın o sevimli uğultusu kitabın diğer sayfasına geçişimi heyecanlandırırken bir müzik çalmaya başladı.Telefonum.Arayan oydu.Açıp açmama konusunda bir müddet kararsız kaldıktan sonra,bu eşsiz dakikaları harcayamayacağım kanısına vardım.Kulağımda hala o tını..Dırımm dırıımm..
Dünyama dokunuyordu,derinlerime..

Derken,sol gözümden yamaçlardan süzülen bir kartal edasıyla iki damla yaş düşüverdi dudaklarımın hizasına..Aynı anda hayatla dalga geçercesine bir tebessüm kondu sıfatıma.Bunun üzerine beni hayallerimle buluşturan uyku ne iyi giderdi aslında,aklımda o olmasa ..
Ne iyi giderdi aslında beni bir kahvenin eriştirdiği mutluluğa kavuştursa,şekerim,kafeinim olsa.
Yağmurun toprakla seviştiği günün gecesi o tatlı kokuyu burnumda yumuşatsa.Ne iyi olurdu be sevgili,sendeki de bir kalp olsa.Şartsız atsa.
Ne olurdu bendeki bu huzursuzluk mutluluğa gebe kalsa..
Gözlerindeki silah bana aşk sıksa.

Sen bende milyonlarken,ben sende bir olamadım ya,ne yapayım ben şimdi seni sıfırla çarpmayıp ?
Yokluğuna alıştım ben sevgilim,çıkıp gelme sakın.Bir daha yasak bu yüreğin yolları.Ben sana açmışken kolları,üşürken unutmayacağım çektiğim ahları..
Sesime eşlik eden yağmur damlalarıyla gizli bir anlaşmamız var artık.Sen grinin ağına takılırken biz siyaha aşık beyaza teslim oluyoruz.

İçimdeki onlarca martının kanat sesini duymalısın,gidiyoruz.Özgürlüğün kök saldığı cennet bahçelerine,soyuta,sonsuzluğa ve sensizliğe .. Kadehe sevgilim,yolların sükunetinee .

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder