26 Haziran 2015 Cuma

SENSİZLİĞİN İDAMI


Bir bebeğin gözyaşları kadar masum değildi belki göz pınarlarımdan fışkıran..
Ama anne karnından çıkışın tattırdığı o acı nefes gibi sensiz her nefesim..
Göğsümü paralayan bir şeyler var bu sıralar.Ellerine dolanan başka parmaklar..
Acı çığlıklar saçarken etrafa,bu kez kordon dolanıyor boynuma..
Bana yaşamın en eşsiz tadını yaşatırken bir yandan da doğduğuma pişman eden sert mizacın,bu gecenin ertesinde yine karşımda.Sinirli olduğunu biliyorum çocuk.Özür dilerim.
Umudun şelale gibi aktığı dünyamda,bir kez daha dua ediyorum senin için.
Bir kez daha pişmanlığın acı denizinde dalgalara kurban oluyorum..
Kırbaç yiyor göz altlarım..Uykusuzluğun,kafeinin,sensizliğin idamına adım adım yürüyorum..
Kıvrılıyorum boylu boyunca uzanan yatağımda.Yanımda bir parça buruşmuş kağıt.Öteki yanımda da.
Sefil bir hayatın,sefil bir sensizliğin tam ortasında tavana dikiyorum gözlerimi.
Binlerce duamın,hayalimin tek şahidi.Sessiz.
Yumarken gözlerimi acı bir tat damağımı yarıyor sanki,doğruluyorum.
Titreyen bacaklarıma aldırmadan koridoru yarılayıp balkona çıkıyorum.Anılar balkonu diyorum ben çocuk.
Başlangıcımız.

Gökyüzü alabildiğine koyu mavi,henüz güneş iğrenç yüzünü göstermemiş.
Göz bebeklerim büyüyor aniden,başıma saplanan ağrının tarifi imkansız.
Önüme gelen ilk koltuğa bırakıyorum kendimi.Sol gözümden bir yaş da bana eşlik ediyor.
Hafızamda canlanan bunca anının kaynağını paramparça etmek istiyordum!
Karşısına dikilip,öldürmek !
Evet öldürmek !
Çünkü bu şey her neyse beni öldürüyordu.
Kendi idamımı hazırlıyorum çocuk,beni ne zaman anlayacaksın ?
Gözlerinle kaç defa katledeceksin bu deli ruhumu ?
Senden başka kaçacak yerim yok..Sana sığındığımı görmüyor musun ?
Her zaman son durağımdın ihtiyacım olduğunda beliren..
Şimdi neden yıllardır belirmediğini söylesen ?


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder